Genç Türk fahişe baharın güneşinde ustaca çivileniyor. Onun sıcak bedeni kıvrılıyor ve nefes alıp verirken farklı aromalar salıyor. Ağaçların gölgesinde, toprakta dizlerini bükerek sımsıkı tutuyor. Bu küçük ganimeti, doğanın kendisi için yasak bir şölen gibi sıkıştırarak hissediyor. Çitin demirlerine zıplarken, genç Türk fahişe tutkuyla çığlık atıyor ve yabanılca mırıldanarak açık havada kök salıyor. Bu genç, ihtiras dolu fahişeye daha fazla kimse direnemezdi, onun tatlı inilti sesinden başka. O, bu açık alandaki deli ateşe alınan dişi, vahşi güzelin yanına gittiği zaman yaşamının en ateşli anlarını yaşar. Genç Türk f
